Depresyon
Depresyon; evet gerçekten de nedir depresyon? Artık herkes “Depresyondayım” diyor. Aslında depresyon, temel belirtileri hayattan zevk alamamak, isteksizlik, içinden hiçbir şey gelmemek olan bir hastalık halidir.
Farklı deneyimlerle hayatın içinde çektiğimiz depresyonun bütün çeşitleri normaldir. Farklılık yaratan etkenler zamanın uzunluğu ve hastanın depresyonda kaldığı periyottur.
Bazı zorluklar diğerleri kadar kolay atlatılmaz ve ciddi bir hastalık ya da bir çocuğun beklenmedik bir ölümünün üstesinden gelmek bir şeyler kaybedildiği için zor olabilir.
Hepimiz mücadelelere girer, kaybederiz ve değişik şekillerde hayal kırıklığına uğrarız. Ve hayatta önümüze gelecek olan zorluklarla mücadele edebilmemiz için hepimizin değişik güçleri ve deneyimleri vardır.
Depresif bozukluk hem vücudu, hem düşünceleri, hem de duygu durumunu (mood) etkileyebilir. Kişinin yemek yemesinden uyumasına, fiziksel dayanıklılığından sağlıklı düşünce üretebilmesine kadar her şeyini bozabilir. Depresyon, kesinlikle “geçici üzüntü” ile aynı şey değildir. Kimi zaman kendimizi dibe vurmuş gibi hissedebiliriz, bu her zaman depresyonda olduğumuz anlamına gelmez. Depresyonda olan kişiler, kendilerini yalnızca hayatın akışına bırakarak iyileşemeyebilirler. ‘Kendi kendine iyileşme’ depresyon geçiren hastaların yarısında mümkündür. Ancak destek alınmadığında belirtiler (semptomlar) haftalarca, aylarca, hatta yıllarca sürebilir. Oysa uygun bir doktor kontrolü ve psikolojik destek, depresyondaki birçok insana yardımcı olabilir. Depresyonda şiddetli üzüntü ya da umutsuzluk hissi vardır ve en az iki hafta sürer. Kişinin çalışmak, yemek yemek, uyumak gibi günlük hayat etkinlikleri bozulur. Depresif kişiler ümitsiz olmaya ve kimseden yardım göremeyeceklerine inanmaya eğilimlidirler. Böyle hissettikleri için de kendilerini suçlarlar. Sosyal etkinliklere katılmaktan kaçınır, aile ve arkadaşlarından uzaklaşırlar. Dolayısıyla bu rahatsızlığı yaşamak insan hayatının kalitesini oldukça düşürür.